Hemen hemen herkes filmlerden uyarlanıp yapılan oyunların pek iyi olamayacağını düşünür hep, ancak bazen öyle bir film oyunu çıkar ki piyasaya onun gerçekten iyi bir şey olmasını ister insan. Bu durum belki de en çok Pixar oyunlarında geçerlidir. Pixar animasyonları gerçekten hep belirli bir çıtanın üstünde olan güzel filmlerdir, renkli karakterler ve ilgi çekici, hoş çizimler ile arkaplan vardır. Sevdiğiniz o Pixar karakterinin yerine geçip bir oyunda oynamayı kim istemez ki? Tamam, diğer Pixar oyunları çok da parlak olmayabilir, ama belki bu oyun bir istisna yaratacak.

WALL-E’ye başlarkan aklımdan geçen düşünce ve buna dönük umut buydu işte. Film eğlenceli ve güzeldi, ülkemizde gösterime girmesine nereden baksanız daha bir ay var (26 Eylül) ancak bu izlememe engel teşkil etmedi kesinlikle, ne diyorduk, evet film güzeldi, Pixar günden güne animasyon kalitesini arttırmakla kalmıyor bir yandan da senaryo açısından etkileyici işler çıkartıyor. Benzer ve farklı popüler kültür öğelerine yapılan göndermeler ise gerçekten lezzetli. Eğer oyun da filmin olduğunun yarısı kadar bile güzel olursa bu hakikaten güzel bir oyun demektir. Ne yazık ki bu oyun da hepimizde yer bulan haklı önyargıya, film oyunlarından iş çıkmaz fikrine destek oluyor. Kötü bir oyun değil belki, en azından hayal gücü açısından ancak WALL-E, bir oyundan beklenebilecek en ortalama iyilikte bir yapım.


Filmi gibi oyunda da küçük atık ayrıştırıcısı robot WALL-E’yi tek başına çöp ve atıkla dolup taşmış dünyada buluyoruz. Hikaye gelecekte geçiyor ve dünyamız koca bir çöp gezegen olmuş.WALL-E gezegende kalan son “canlı” varlıktır, radyasyondan etkilenmeyen hamamböceği dostunu saymazsak tabii. Haliyle ilk bölümlerde savaşacak düşman çıkmıyor karşımıza. Bu kısımlarda yapacağımız çoğunlukla tehlikeli çevre koşulları bulunan yerleri gezip dolaşarak çeşitli eşyalar toplamak.

Oyunda ilerlemek için WALL-E’nin hurda yığınlarından veya otomatik satış makinelerinden topladıklarından çöp küpleri elde etme yeteneği ile ilerliyoruz. WALL-E’nin yaratabileceği dört çeşit küp bulunuyor ve her birinin özel bir kullanım alanı var. Basit küpler en yaygın olanları ama tek kullanım alanı düğmeleri çalıştırmak üzere üstlerine atmaktan ibaret. Ağır küpler çarptığı yerde daha büyük bir etki yaratıyor ve büyük nesneleri devirmekte işe yarıyorlar. Elektrik küpleri ise enerji çubuklarını çalışır hale getirmede kullanılıyor, bunu da çoğunlukla makineleri çalıştırmak için kullanıyoruz, atıldıktan birkaç saniye sonra infilak ediyorlar. Manyetik küpler ise oyun dünyasındaki belli başlı bazı nesnelere etki edip onları çekiyor veya itip uzaklaştırıyor.


Birden fazla küp çeşidinin olması hoş bir konsept ancak yeterli değil, daha iyi işlenebilirmiş. Farklı durumlarda farklı küplere geçme ihtiyacı olsaydı oyuna ilgi çekici bir bulmaca öğesi katılabilirdi ama hemen hemen her seferinde kullanmanız gereken küpe ait makine tam da kullanılması gereken yere yakın bir bölgede bulunuyor, haliyle burada oyuncuyu zorlayan hiçbir şey yok. Küp kullanımında takip edilecek bir stratejinin olmayışı, daha doğrusu bu stratejinin oyun tarafından kendi kendine idare ediliyor olması onları toplayıp etrafa fırlatma işini bir yerden sonra oldukça sıkıcı yapıyor. Ayrıca WALL-E’nin çöpleri gövdesine alıp, işleyip ortaya küp olarak çıkartması ve bunu kaldırıp kafasının üzerinden fırlatmasını gösteren animasyon biraz fazla uzun olmuş sanki sürekli tekrar ettikçe de hem uzun, hem de aşırı sıkıcı olabiliyor.

İkinci bölümde ise EVE aramıza katılıyor. EVE feminen yapılı, ince, narin bir araştırma robotu, dünyayı terk etmek zorunda kalan insanlar tarafından dünya üzerinde yaşamın olup olmadığını araştırmak üzere yollanıyor. WALL-E’nin, tanımlayamadığı ve başka kimsenin olmaması sebebiyle uygulayamadığı duyguları EVE’i görünce tavan yapar ve esas-oğlan-robotumuz esas-kız-robota aşık olur. EVE’in uçma yeteneği sayesinde oyunda onu kontrol ederken biraz daha özgürlük kazanıyoruz. Koluna yerleştirilmiş laser silahı sayesinde de düşmanlar ile başa çıkmada oldukça etkili oluyor. Ara sıra iki robotu birden kontrol ettiğiniz oluyor, EVE, WALL-E’nin arkasında havadan takip ederek ona koruma ateşi sunarken WALL-E de küplerini kullanarak engelleri ortadan kaldırıyor. EVE ayrıca WALL-E’yi tutup kaldırarak yüksek mesafeleri atlamasına yardımcı olabiliyor.

Oyunun PS3, Wii ve Xbox 360 sürümlerinde dokuz adet keşfedilebilir dünya bulunurken, PC, PS2 ve PSP sürümlerinde on sekiz ve Nintendo DS sürümünde on dört dünya var. Oyunun Wii sürümüne özel bir üçe üç çok oyunculu mod bulunuyor, PS3 ve X360’da ise iki kişilik co-op modu var, bir oyuncu WALL-E diğeri de EVE oluyor. Oyun içinde filme ait bazı açılabilir öğeler var ama zaten filmi izlemiş olacağı için oyunu oynayanlar pek tatmin edici ödüller değiller.

Ve böylece bir çok güzel olabilecek fikrin ve temanın heba edilişine daha tanık oluyoruz WALL-E ile. Açıkçası kimsenin bu oyunu alıp oynaması için bir sebep ortaya sunamıyorum beni bağışlayın. Ne? Oyunları seven ufak bir kardeşiniz mi var? O zaman alın tabii eğlensin yavrucak.

0 yorum:

Yorum Gönder